Bugünün Nesli ve Çanakkale


Bu özel günde bu şekilde başlık attım ama bakalım neler yazacağım.
Bundan sanırım 5 sene öncesi idi. Sultanahmet meydanında Türkiye’nin önde gelen bilim insanlarında biri ile bir iskemleye oturmuş ve Sultanahmet camisini seyrediyorduk. İkimiz de konuşmadan muhtemelen ne kadar ihtişamlı oluşunu hayran hayran seyrediyorduk. Ve bu mekanın, meydanın bu kadar insanı dünyanın dört bir yanından nasıl çektiğini kendi gözlerimizle şahit oluyorduk. Arkadaşım sessiliği bozdu ve dedi ki:
-         Bazen bu muhteşem eserleri bırakanların gerçekten gerçek torunları bizler miyiz? Bunu anlamakta güçlük çekiyorum- dedi.

Evet, tüm dünyada yaygın olarak okunan ‘Sapiens’ kitabında:
“İnsanların tercihini ayakları belirler” – sözü bir çok kez tekrarlanmakta.
Evet, Türkiye’den Amerika ve Avrupaya göç edenler oluyor. Son zamanlarda etrafımda birçok arkadaşım, tanıdığım farklı ülkelere yaşamak için gitti. Diğer taraftan Türkiye de göç alıyor. İnsanların ayakları tercihlerini göstermiş oluyor. Türkiye belki de göçler ülkesi, belki de globalleşme çağında sürekli değişim ve döünüşüme iyi bakmak gerek.
Doğu ve Batı kütürünün buluştuğu nokta olan İstanbul ve Türkiye, aynı zamanda bu çatışmaların belki de en çok yaşandığı bir nokta. Bir taraftan bu durum İstanbul’u eşsiz medeniyetler beşiği yaparken, diğer taraftan sosyal çatışmaların zemini de ile olabiliyor. Belki de bu çatışmalar ileride kalmayacak çünkü, gördüğüm kadarı ile İstanbuldaki  çocuklarımızın bir kısmını ‘mutlu olma” mottosu ile yetiştiriyor, çocuklarımız aile değerlerinden ziyade mobil oyunların ve çizgi filmlerdeki karakterlerin değerleri ile büyüyor. Geçnçliğin bir kısmı ie üretkenlikten ziyade tüketme kültürü ile büyüyor, tarihi dizilerden öğreniyor ve değerleri dizilerde gördükleri ile şekilleniyor.
Bu özel günde Türkiye ve dünya için daha fazla farkındalık, höşgörü, okuma, üretkenlik diliyorum.
Sevgilerimle…





Yorumlar